Çokdilli Eğitimde Yeni Bir Dönem: Türkiye'deki Üniversitelerde İngilizce ve Ötesi

Yayın Tarihi | 05 March 2024, Tuesday

Çalışmanın Dünya genelinde giderek yaygınlaşan EDİ derslerindeki karmaşık dil gerçekliklerine dair kritik içgörüler sağlaması açısından önemli görülüyor.

Çalışma 15 Türk üniversite öğrencisinin, öğretim elemanlarının ve öğrencilerin Eğitim Dili olarak İngilizce (EDİ) kullanılan sınıflarda (örn. Boğaziçi Üni., ODTÜ gibi) birden fazla dilin eğitsel ve iletişimsel amaçlı kullanımı olarak tanımlanan ‘diller arası geçişlilik’ (translanguaging) uygulamalarına ilişkin bakış açılarını araştırıyor. Çalışmanın Dünya genelinde giderek yaygınlaşan EDİ derslerindeki karmaşık dil gerçekliklerine dair kritik içgörüler sağlaması açısından önemli görülüyor.

 

Bu çalışma, özellikle öğrencilerin ve öğretim elemanlarının EDİ sınıflarda diller arası geçiş yapıp yapmadıklarını ve nasıl yaptıklarını ve kurumsal İngilizce politikalarına karşı bu tür çok dilli uygulamalara yönelik yönelimlerini anlamayı amaçlıyor. EDİ paydaşlarının resmi tek dilli politikalardan sıklıkla farklılaşan inançlarına ve temel düzeydeki dil uygulamalarına ışık tutarak bilimsel alanyazına katkıda bulunmayı hedefliyor. Çalışma dil politikası yapıcılarına söz konusu tutarsızlıkları aktararak, öğrencilerin çeşitli dillerdeki yetkinliklerinin öğretimdeki önemini kabul eden daha kapsayıcı dil politikaları oluşturma ihtiyacını ele alıyor.

 

EDİ Sınıflarında Çokdillilik Dönüşümü

Formun Üstü

Temel bulgulardan biri, çoğu öğretim elemanının yalnızca İngilizce ile eğitime sıkı sıkıya bağlı kalmasına rağmen, öğrencilerin dil ötesi uygulamaları (birden fazla dil kullanımı/ana dil kullanımı) karmaşık içeriği anlamak, kimlikleri ifade etmek, derse katılımı ve aidiyeti artırmak için yararlı kaynaklar olarak görmeleridir. Diller arası geçişlilik konusundaki belirsizlikler, İngilizce kullanımına yönelik kurumsal değerlendirme baskıları ve derslerdeki uluslararası öğrenci sayısının artışı gibi faktörler nedeniyle öğretim görevlilerinin İngilizce dışındaki dilleri derslerde kullanmaları konusunda tereddüte düşmelerine yol açmıştır.

 

Çokdillilik: EDİ'de Esnek ve Kapsayıcı Sonuçlar

Bu nedenle çalışma, EDİ pedagojilerinde çokdilli bir dönüşe ve öğretim görevlilerinin öğrencilerin çift ya da çokdilli dağarcıklarını reddetmek yerine bunlardan yararlanmalarını sağlayacak eğitim ve politikalara duyulan ihtiyacın altını çiziyor.

 

Sonuç olarak bu çalışma, EDİ öğretim görevlilerinin öğretme ve öğrenmeyi geliştirmek için diller arası geçişliliği benimsemeye teşvik edilmesi ve güçlendirilmesi gerektiğini, politika yapıcıların ise akademik bağlamlarda İngilizce dışındaki dilleri sansürlemek yerine diller arası geçişliliğe izin veren daha esnek düzenlemeler oluşturması gerektiğini ortaya koyuyor. Dilsel çeşitliliğin takdir edilmesi ve kullanılması, EDİ sınıflarını daha kapsayıcı hale ve Türk öğrencilerin kendi koşullarında akademik başarı elde etmeleri için en uygun ortamlar haline getirebilir.